Rehber

Ağır Hasar Kayıtlı Araba Alınır mı? Fırsat Ararken "Evlat Sahibi" Olmayın!

arabakarsilastirma.com.tr1 görüntülenme

O büyülü ve ürkütücü cümle: "Sigorta şişirmesi ağır hasar kayıtlı." İçinizden bir ses "Al gitsin" diyor. Diğer ses "Ocağına incir ağacı dikersin" diyor.

Ağır Hasar Kayıtlı Araba Alınır mı? Fırsat Ararken "Evlat Sahibi" Olmayın!

İlan sitelerinde geziyorsunuz. Hayalinizdeki o Alman arabası normalde 2 milyon TL. Ama bir bakıyorsunuz, aynı model, aynı renk, jilet gibi duran bir tanesi 1.4 milyon TL! Açıklamada o büyülü ve ürkütücü cümle: "Sigorta şişirmesi ağır hasar kayıtlı."

İçinizden bir ses "Al gitsin ya, ne olacak, biniciyim ben" diyor. Diğer ses "Oğlum ocağına incir ağacı dikersin" diyor. Peki hangisi haklı? Gelin şu "Sigorta Şişirmesi" yalanını ve pert araba gerçeğini bir konuşalım.

1. "Sigorta Şişirmesi" Diye Bir Şey Yoktur!

Satıcıların en büyük beyaz yalanı budur: "Abi kazası ufaktı, far kırıldı, tampon düştü, sigorta şirketi para yemek için perte çıkardı." Arkadaşlar, yemeyin bunları. Hiçbir sigorta şirketi, durduk yere kar eden bir arabayı çöpe atmaz. Eğer bir araba "Ağır Hasarlı" ise, o araba gerçekten sağlam bir darbe yemiştir. Ya hava yastıkları patlamıştır, ya şasi yamulmuştur ya da alttan darbe alıp motor/şanzıman dağıtmıştır. "Çıtır hasarlı" lafına kanıp, pert araba almayın.

2. Can Güvenliği: Dirençli Hava Yastığına Emanet Canlar

En korkunç senaryo bu. Dışarıdan araba çiçek gibi. Boyanmış, cilalanmış. Ama hava yastıkları patlayınca yenisini takmak pahalı olduğu için (tanesi 50-100 bin TL), sanayide içine "direnç" atıp ışığı söndürüyorlar. Siz göstergede "Airbag OK" görüyorsunuz ama kaza anında o yastık açılmıyor. Çoluğunuzu çocuğunuzu bindireceğiniz arabada 300 bin lira kar edeceksiniz diye, onları yürüyen bir tabuta bindirmeyin. Ekspertizde hava yastıklarına fiziksel olarak baktırmadan (söküp kontrol etmeden) asla imza atmayın.

3. "Yengeç Gibi Gitme" Sorunu

Ağır kazalı arabaların şasileri (yani iskeleti) genelde işlem görür. Dünyanın en iyi ustası da düzeltse, o metalin mukavemeti bozulur. Sonuç? Yolda giderken araba bir tarafa çeker. Rot tutmaz. Lastikleri dengesiz yer. Yüksek hızda frene bastığınızda araba savrulur. O pırıl pırıl duran araba, aslında yolda "yengeç" gibi yan yan gitmeye çalışıyordur. Sürüş keyfi falan kalmaz, sürekli tedirgin olursunuz.

4. Satarken "Nikahına Almak"

Gelelim işin duygusal değil, parasal kısmına. Alırken ucuza aldınız, harika. Peki satarken? Türkiye'de "boya takıntısı" olan bir milletiz. Ağır hasarlı arabayı satmak, deveye hendek atlatmaktan zordur. Telefonlarınız çalmaz. Galericiler yüzüne bakmaz. "Biniciyim" deseniz bile, acil paraya sıkıştığınızda o araba elinizde beton gibi kalır. Satarken piyasanın %40 altına vermedikçe, o araba artık sizin "evladınız" olmuştur. Nikahınıza alırsınız.

5. Kasko Yapılmaz (Genelde)

Bunu kimse söylemez. Ağır hasarlı arabayı aldınız, trafiğe çıktınız. Allah korusun yine kaza yaptınız. Kaskonuz olmadığı için (çoğu şirket yapmaz, yapan da dünya para ister), bütün masraf yine cebinizden çıkar. Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olursunuz.

Sonuç: Hiç mi Alınmaz?

Alınır ama şöyle: Eğer bu işlerden anlıyorsanız, kazalı halini görüp kendiniz toplattıysanız veya sadece kaporta hasarı (dolu, sürtme vs.) yüzünden bu damgayı yemişse ve fiyatı gerçekten "öldüyse" (piyasanın %40 altı) alınır.

Asla Alınmaz: Şasilerde, podyelerde (direklerde) işlem varsa, hava yastıkları işlemliyse, aile aracı yapacaksanız BEDAVA VERSELER ALMAYIN.

---

Unutmayın; ucuz etin yahnisi yavan olur, ucuz arabanın da derdi bitmez.

#ağır hasar#pert#ikinci el#araba alma#rehber